Orta kulak, iç kulak ile kulak zarı arasında kalan boşluk olup, iltihap oluşması ise orta kulak iltihabı (akut otitis media-AOM) olarak adlandırılır.
Bunları bilmemiz gerekir
- Orta kulağın kendi kendini sınırlayan bir enfeksiyonudur.
- Etken virüs veya bakterilerdir.
- Semptomlar genellikle üç gün sürmekte, bazen bir haftaya kadar uzayabilmektedir.
- Çocukların çoğu antibiyotik tedavisine gerek kalmadan iyileşirler.
- Antibiyotik kullanılması gereken vakalarda, antibiyotik seçimi çok önemlidir ve ilk tercih edilmesi gereken antibiyotik amoksisilin olmalıdır.
Enfeksiyonu kolaylaştıran faktörler nelerdir?
- Üst solunum yolu enfeksiyonları
- Alerji
- Bağışıklık sisteminin zayıf olması
- Anatomik bozukluklar (yarık damak vb.)
- Geniz eti
- Genetik yatkınlık, ailede orta kulak enfeksiyonu öyküsü
- Emzik kullanımı
- Kısa emzirme süresi
- Yatar pozisyonda uzun süre biberon kullanımı
- Kreş, alışveriş merkezi gibi kalabalık ortamlar
- Sigara dumanına maruz kalma
- Hava kirliliği
Çocukların %75’i ilköğretime başlamadan önce en az bir kere kulak enfeksiyonu geçirmektedir. Normal olarak östaki borusundaki mukosiliyer temizleme mekanizmaları orta kulağı havalandırır ve sıvının orta kulaktan uzaklaşmasını sağlar. Bir viral enfeksiyon veya diğer mukozal inflamasyon nedenlerine bağlı östaki borusunun disfonksiyonu veya obstrüksiyonu bu mekanizmayı bozabilir. Orta kulağın drenajının bozulması, sıvı birikimine, eğer bu sıvı viral ve/veya bakteriyel patojenlerle kolonize ise orta kulak iltihabına yol açar. Çocukların, erişkinlere göre daha fazla enfeksiyona yatkın olmalarının nedeni ise, hem daha fazla viral enfeksiyon geçirmeleri, hem de östaki borularının daha kısa ve daha yatay olmasıdır.
Orta kulak enfeksiyonunun doğru tanı ve doğru tedavisi neden çok önemlidir?
Enfeksiyonun doğru tanısı, enfeksiyonun sonraki tekrarları açısından temel oluşturmaktadır. Viral, bakteriyel enfeksiyon ayırdı yapılmaksızın sık ve kolay bir şekilde antibiyotik başlanması, seçilen antibiyotiğin basit bir antibiyotik yerine, daha güçlü antibiyotiklerden seçilmesi enfeksiyonun tekrarlama riskini kolaylaştırmaktadır.
Bu yüzden orta kulak enfeksiyonu tedavisinde antibiyotik başlamak için çok hassas davranılmalı ve doğru karar olduğundan emin olarak antibiyotik tedavisi verilmelidir.
Belirtileri nelerdir?
- Kulak ağrısı (yatar pozisyonda daha fazladır)
- Uykuya dalmada güçlük
- Ateş
- İştahsızlık
- Ağlama
- Huzursuzluk
- İşitmede azalma, yüksek sesle konuşma
- Dengenin bozulması
- Kulak akıntısı
Tanı koyarken
İletişim kurulabilecek yaşta bir çocuk ise, çocuğun kendisi ve ailesinden, daha küçük yaşta ise, ailesinden iyi bir öykü alınması doğru tanıyı büyük ölçüde kolaylaştıracaktır. Bunun yanı sıra deneyimli iyi bir gözün yapacağı muayene ve sonrasında uygulanacak olan tedavi hızlı iyileşmeyi sağlamaktadır.
Çocuk sağlığı ve hastalıkları uzmanı otoskopik muayene yaparken, kulak-burun boğaz uzmanı, otoskopik muayeneye ek olarak gerekli gördüğü durumlarda pnömatik otoskopi, timpanometrik ve akustik reflektometrik ölçümler, timpanosentez ile tanı koymaktadır.
Tedavi ise;
Öncelikle çocuğun rahatlamasını sağlamak gerekir.
- Ağrıyan bölgeye ılık ve nemli bir havlunun konulması kısa süreli de olsa bir rahatlama sağlayacaktır.
- Ağrı ve ateşin giderilmesi için önerilen doz ve sıklıkta ağrı kesicilerden yararlanılır.
- Bakteriyel enfeksiyon tanısı konulmuş ise antibiyotik kullanılması esastır.
- Orta kulakta sıvı birikimi ileri derecede ise parasentez yapılmalıdır.
- Tedaviye başladıktan 24-48 saat sonra çocuk yeniden muayene edilmelidir.
Korunmak için
- Ulusal aşı takviminde yer alan aşılar ile, henüz ulusal aşı takvimimizde yer alamayan, ancak yapılması tüm bilimsel verilerle desteklenen meningokok aşısı eksiksiz olarak yapılmalıdır.
- Grip aşısı sonbahar, kış mevsiminde mutlak surette yapılmalıdır.
- Enfeksiyon riskinin fazla olduğu sonbahar, kış mevsimlerinde çocukların kalabalık yerlerden uzak tutulmalıdır.
- Sigara ve çocuğun aynı ortamı paylaşamayacağı akıldan çıkarılmamalıdır.
- Gerekli olduğuna karar verildiğinde kulağa tüp takılmalıdır.
- Geniz etinin ileri boyutlara ulaşarak lümeni daraltması durumunda geniz eti operasyonundan korkmamak gerekir.